Uzun zaman sonra bir köşe yazısı ile yine birlikteyiz. Beşiktaş camiası, kupa finalinden sonra uzun ve sancılı bir süreç yaşadı.
Bu sancılı süreç, Sayın Yücel’in Mourinho, Talisca ve Di Maria isimlerini televizyonlarda ve YouTube kanallarında dillendirmenin ötesinde açıklamalarla başladı. Taraftar aslında Mourinho’yu yüksek maliyeti nedeniyle istemiyordu. Ama yönetici çıkıp bu isimleri zikredince, hem beklenti yükseldi hem de bu isimlerin rakibe gitmesi taraftarın moral motivasyonunu düşürdü. Bu süreçte yönetime düşen, basın toplantısı düzenleyip taraftarı bilgilendirmek olmalıydı. Ancak yapılmadı.
Beşiktaş yönetimlerinin göremediği konu da tam olarak bu: Beşiktaş taraftarı, karşısında muhatap görmek ister. Hakem hatası olunca çıkıp konuşan, transfer olmayınca veya kaos ortamında bilgi veren yönetici görmek ister. Başarı olunca fotoğraf karesine giren yönetici değil. Algı ve yalan haber yapan muhabirlere haber vermemek doğrudur, ama bunun içine taraftarı katamazsınız.
Sayın Hasan Arat başkanımıza tavsiyem, iletişim departmanında değişikliğe gitmesidir. Çünkü Beşiktaş iletişim departmanı, Beşiktaş yönetimini yanlış yönlendiriyor, taraftardan koparıyor ve bir nebze kaosa sebep oluyor. Eğer bu karar başkanımızın bizzat kendisine aitse, Sayın Başkan da bu karardan vazgeçmelidir.
Son olarak, kongre üyelikleri ile alakalı geçmiş yönetimin büyük hatasını düzeltmek isterken yavaş kalan mevcut yönetimin attığı adımlar olumlu ve güzel. Giriş ücretini sabit kılmak, eksik evraklar için süre vermek ve bir yılı beklemeden oy kullanma hakkı vermek olumlu adımlar olarak öne çıkıyor.