Günlük güneşlik harika bir pazar günü, Eşini çoluğunu çocuğunu kapan bu güzel pazar gününde Beşiktaş ‘ın maçına koşmuş gelmiş.
Gündüz maçları ayrı bir güzel, insana ayrı bir hava veriyor. Keşke her maçımızı gündüz oynasak.
Cio hoca haftalardır 11’i oluştururken Semih ‘i es geçiyor ve maçlara öyle başlıyordu. Ben bu takımı Semih’li ve Semih’siz diye ikiye ayırırım. Semih ‘li oynanan maçta gördük ki takım hücum yönünde daha bir başka oluyor Semih ile Immobile iyi anlaşan bir ikili çapraz koşuları bir birine bıraktıkları boş alan alanlar ile rakip defansı bozan bir oyun yapısı oluşturuyorlar.
Ama gel görün ki Cio hoca bu inadından vazgeçmiyor kendi kafasına göre bir şeyler yapmaya çalışıyor Buda takımın hücum gücünü azaltıyor. Doğru hamleler olunca maç ilk yarıda koptu hepimiz gördük.
Bu takımda ters giden bir şeyler var. Kazanıyor ama kazanırken bize umut vermiyor. Gol rekoru kırılabilecek bir maçı 2-0 kazanarak derin bir ohhh çekiyoruz. 3 puan aldığımız için hepimiz çok mutluyuz ama bir şeylerin eksik olduğunu biliyor ve tad alamıyoruz. Ben keyif alıyorum diyenler de olabilir, onlara da saygı duyarım. Benim görüşüm bu yönde.
Defansın göbeği sol ayaklı 2 oyuncuya emanet, mecburiyetten olabilir böyle tercihler diyorum. Semih’e bakıyorum, sol kanatta oynamaya alışmış, güzel işler yapıyor, hatta penaltı almayı bile beceriyor, defansına yardıma geliyor. Muçi, biraz daha gayretle oynuyor formayı kaptırmamak için. Gedson, bana göre Beşiktaş’ın olmazsa olmazı defansın önünde tek kişilik ordu gibi savaşıyor, kazandığı topu hücuma çıkarmada ve takımı öne taşımada onun gibisi yok, son vuruşlara veya final pasına gelince öyle acaip işler yapıyor ki şaşırıyorum. Sadece Gedson değil, milyon dolarlara imza atan diğer tecrübeli ayakların kaçırdıkları adama saç baş yoldurur. Beşiktaş’lı oyuncuların bilhassa ilk yarıda 25-30 dakikalık bir sürede rakibe önde basabilmeleri ilk yarının takım adına en olumlu davranışı idi.
İlk yarıda gerekli olan skoru yakalayınca ikinci yarıda saçmalamaya başladık. Konya, skoru kendi lehine çevirmek için her türlü emniyeti bırakıp Beşiktaş’ın üstüne gelmeye başlayınca ilk yarıda biraz becerebildiğimiz pas trafiğimiz 15 dakika kadar bir süre durakladı. Konya risk aldı yüklendi. Kaptığımız toplarla rakip kale önünde öyle fırsatlar bulduk ki maç, Beşiktaş lehine farklı 5 farkla biterdi hem de çok iyi oynamadığımız halde.
Muçi, 1 asist ve kaçırdığı 4 net gol pozisyonu ile takımın kahramanı olacakken bu fırsatı değerlendiremedi. Sonra Gedson ve Rafa’da gol kaçırmada Muçi’ye eşlik ettiler, Konya yüklendikçe arkada açık verdi ama bu açığı değerlendirecek Beşiktaş’lı gol ayakları bu durumdan faydalanamadı.
Geçen hafta Antep deplasmanında son dakika yenilen gol olmasa lider ile Galatasaray karşısına bir o kadar rahat çıkılacaktı,
Şimdi Önümüzde bizi bekleyen Galatasaray maçı ile kantardaki kırat değerimiz belli olacak. Bakalım el mi yaman, bey mi yaman…