Son zamanlarda hiç te alışık olmadığımız bir tempoda oyuna başlayan Beşiktaş, bu maçı kazanabiliriz izlenimini vermesine rağmen yetenekli oyunculardan kurulu Frankfurt takımına mağlup olmaktan kurtulamadı. Oyunu istediği zaman soğutup istediği zaman hızlandıran, ikili mücadelelerde ayakta kalan ve sert oynayan rakibi karşısında bana göre biraz tecrübesizlik, biraz beceriksizlik, biraz da kulübenin yanlış tercihlerinin etkisi ile yenildi.
Oyun ilk 15 dakikada bizim inisiyatifimizde geçerken PauLista’nın geç kalan müdahalesi penaltıya sebep oldu. Tabi bacak arasından topu kaçıran ve arkaya dönemeyen Sevenson’da penaltıya ortak oldu. Sonra yine bir yüksek top ve kafa ile ceza alanı içine bırakılan pası arkasına kaçıran PauLista ve maç 0-2 ye geldi. Bütün bu olumsuzluklara rağmen Beşiktaş maçı bırakmadı.
Yanlış anlaşılmasın PauLista dün akşam hatalarına rağmen takımın en iyilerinden birisiydi.
Bu sezon ortaya koyduğu en iyi mücadelesine rağmen mağlup olan Beşiktaş üstüne bir de penaltı kaçırdı, yine oyundan kopmadı rakip kalede gol fırsatı da buldu, 30-40 ıncı dakikalar arasında güzel oyununu devam etti ama bu sefer de top Beşiktaş’ı sevmedi.
Devre olana kadar top genelde rakip kale önünde oyandı.
Şutlar atıldı, ara pasları atıldı, Futbolular skoru değiştirmek için çok uğraştılar, hatta rakip defan arkasına bile toplar attılar gol atmak için ama olmayınca olmuyor işte.
Top sevmeyince gol olmuyor.
Takım, mağlup olmasına rağmen tribünlerden büyük destek alarak soyunma odasına gitti.
İkinci yarıda tempoyu biraz yükseltebilirsek maça ortak olabiliriz diye düşünürken Gio’nun ters zamanlarda ve ters oyuncuları çıkarması takımın ileriye çıkma isteğine engel oldu. Muçi, genelde temposuz, Rashica ikinci yarıda son derece temposuz oynadılar.
Gedson kendisinden beklediğimiz tempoda değildi ama yine de faydalı bir oyuncu. Sevensonu ilk kez yetersiz gördüm bu sezon. Bu akşam bir kez daha gördük ki Rafa Silva’ya ayak uyduracak bir oyuncu bulmak ve takıma monte etmek zorundayız.
Bu mağlubiyetten kazancımız takım ruhunu yeniden yakalamış olmamızdır ancak bu kadro Avrupa için de yetersizdir. Bu da bir gerçek. Takımın direnci ve mücadele azmi son derece yüksekti. Şimdi, süper ligde de aynı tempoyu göstermelerini heyecanla bekliyorum..